Let's put it this way

And so castles made of sand fall in the sea, eventually ...

Monday, August 31, 2009

PS3 vs. PS3 Slim



Sony Play Station 2 de yaptigi marketing dahiligini bir kac sene once musterilerine tekrardan yutturdu. PS3 Slim icin heyecanlanip siparis verenlerden biri de bendim. Su ana kadar cok memnun kaldim. Logo da eski yillardaki daha sade haline geri donus yasandi. Rakamlar ve yazi rengi daha Sony'nin karakterine uygun olmus. Daha hafif, daha kisa ve hatta daha ince. En onemlisi de daha az yer kapliyor bu alet. Hafizasi 120 gb ama fiyati daha dusuk. Elinde PS3 olmayan kosup alsin. Malum Modern Warfare 2, Pro Evolution Soccer 2010 ve daha nice oyunlar cikacak. Kasim, Aralik ve Ocak oyun dunyasi icin hareketli donemlerdir. LCD ve bu tarz televizyonlarin fiyatlari dusmusken onlardan da bir tane 40 inchlik televizyon almamak ayip olur. Kicinizin donacagi kis aylarinda bu durumdan istifade etmelisiniz. Gunde 1-2 saat vaktiniz varsa benim gibi daha sosyalleseceksiniz. Televizyon karsisinda arkadaslarinizla sosyallesebilir ve kaybettikce kufredip desarj olabilirsiniz.


Puan 9/10

Aliskanlik oldu, puan vermeden rahatlayamiyorum.

Tuesday, August 18, 2009

Fender Strat vs Gibson Les Paul

Boyle bir karsilastirma neden yapacagimi soylerek basliyim. Gibson gitarlarinin babasi olan Les Paul aramizdan ayrildi 13 Aguston 2009 tarihinde. Hatiri sayilir da bir yasi vardi kendisinin.(90 kusur) Fender'in kurucusu olan Leo Fender de agirligi daha cok GNL gitarlarina vermisti diye biliyorum olmeden once. Neyse daha da cok olumle ilgili konusup ic karartmaya gerek yok bence ama bu en onemli iki gitar ureten firmanin krallari aramizdan ne yazikki ayrildi. Bize cok guzel iki miras biraktilar.

Bu gitarlarin binlerce cesitleri var. Klavyesi, teli, agaci, boyasi, kac yillik oldugundan tutun dizaynina kadar bir suru ozellikleri var bu gitarlarin. Bence ikisini de ayiramazsiniz. Birine karsilikli sevginiz olsa digerine platonik duygularla baglanirsiniz. Biri varsa digerini istersiniz anlayacaginiz. Ikisi var ise elinizde, bu sefer ikisini de birakamazsiniz. Yok ben sadece Gibson calarim arkadas derseniz o zaman da Fender ile de guzel gunlerimiz olmustu diye bir kadeh viski icer gecmisi dusunup huzunlenirsiniz. Su an elinde 2 tane Fender'i olan biri olarak aslinda hep de bir Les Paulum olsa da Slash gibi sunu havaya kaldirip sololar caksam demisimdir. Ikisi de bir bayan gibi zarif ve dikkat cekicidir. Kac gitar geldi gecti hala bir Gibson Sg veya Telecaster gibi de gorunemedi gozumuze ya(hani Les Paul ve Strat diyip digerlerini de unutmamak lazim). Ben de geleneksel bir adamimdir bu konularda. Kicindan veya basindan ole garip seyler cikan gitarlari cok sevmem acikcasi.

Soyle de ilginc bir ayrinti vardir. Jimi Hendrix, Eric Clapton, Gary Moore gibi bir suru efsane kariylerine Gibson ile baslayip sonra Fender'e gecis yapmislardir. Soylemeden edemedim :)

Ben tonu ve her turden muzigi daha uyumlu oldugunu dusundugumden olsa gerek Fender seviyorum. Klavyesinin rahatligi ve amfiden verdigi clean toneu(ozellikle ust switchde) cok ozel bir ses bence. "Bence bu daha iyidir" tarzi bir soylemin olamayacagi bir karsilasma. Kimse galip cikamaz buradan. Bir resim koyarak bitiriyim. Karar sizin olsun...

Sunday, August 16, 2009

Diego Alfredo Lugano Moreno

Rocco Siffredi gorunumlu Uruguayli defans oyuncumuz Lugano takimda kaldi. Su anki kadro itibariyle senenin en onemli transferidir bu. Takima hirs katan diger oyuncular laubali takilip birbirlerini kolladiklari zaman(Brezilyali oyuncularimiz) Lugano takimin bir butun oldugunu gosterecek herkese. Ezeli rakibimiz Galatasaray'in bomba transferlerini yapamadik ve belki halen ligin en guclu takimi degiliz ama bence onlarin hemen bir kademe altindayiz. Zaten sampiyonluklar kagit uzerinde kazanilsaydi eger 2008/2009 sezonunu Galatasaray sampiyon bitirirdi. Umarim degerinin ustunde vermemisizdir cesur yurekli oyuncumuza.

Volkan
G.Gonul Lugano Bilica Vederson
Christian
Emre
Kazim(sag acik) Andre Santos(sol acik)
Alex
Guiza

R.Carlos donunce farkli varyasyonlar olacaktir. Kaldi ki yedekte Ozer, Bekir, Onder, Ugur B., M.Topuz, Selcuk Sahin, Deniz Baris, Deivid de Souza ve R.Carlos(sakat) gibi oyuncular bekliyor olacak. Fenerbahce kadro itibariyle cok daha guclu gecen seneye oranla. Disiplinli, Turk futbolunu bilen ve onceligi galibiyet olan bir teknik direktore de sahibiz. Hayirlisi olsun. Diger rakiplerimiz hakkinda da yazilar yazmayi dusunuyorum ilerleyen zamanlarda.

Friday, August 14, 2009

Los Angeles Lakers 2009-2010


Guzel takimim, goz bebegim, her seyim...



Hayatimin aski Los Angeles Lakers desem yeridir Fenerbahce ile birlikte tabiki. Renkler mi yakindir nedir bilinmez cok salak bir hikayeden dolayi 9 yasimdan beri kopamadim bu takimdan. Hikayesi cok salak tabi bu baslangic noktasinin. 2009 sezonu sonunda roportaj vermeye kadar gitti. Onu da beni yakindan taniyanlar bilir, tanimayanlarla ise buradan paylasicam yakin bir zamanda.

NBA'de sezonu sampiyon bitiren takim kadrosunu koruduysa bence kagit ustunde favori ilan edilmelidir. O takima saygi duyulmali, sampiyonluk yolunda yasadiklari hafife alinmamalidir. 2008'deki uzun sureli rakibimiz Boston Celtics ile karsilasmistik. Araya cok yillar girmisti ve 21. yuzyil nesli de bu finale canli tanik oldu ne sansliyiz ki. Lakers hatalarindan ders cikarmisti. Cavaliers, Celtics, Spurs ve Rockets gibi zorlu deplasmanlarindan 3 puan cikarmasini bildik tabiri caizse. Hem de cok formda bir Bynum'in yoklugunda ve sonunda 7 yil arada sonra sampiyonlugu gorduk. Phil hoca (X) yani 10. sampiyonlugunu Kobe ise Shaq'siz ilk sampiyonlugunu gordu. Gelecek sene icin taraftarin sevgilisi Trevor Ariza'yi kaybetsek de daha komple ama biraz sorunlu Ron Artest'i aldik.

Takimimiz kagit ustunde Fisher, Kobe, Artest, Gasol ve Bynum ile oyanaycaktir. Senenin en onemli transferlerinden biri ise kendine guvenen ve gelismis bir Bynum olur. Yedekte ilk tercihimiz tabiki Lamar Odom olacaktir. Zor imzaladik vs. ama cok onemli bir parcaydi ve adaylar arasinda en yukaridaki yerimizi koruduk sayesinde. Lamar'dan sonra, atletik ve gelisen bir Brown, icerde kalipli Mbenga, reboundcu ve yumusak bilekli Powell, cok iyi bir saha gorusu olan Walton(oh be bu igrenc cumleyi birileriyle paylastim ya rahatim), yaz liginde super oynayan Morrison, yeniden pil yukleyecek olan makinamiz Sasha ve kendine yavastan gelen California cocugu Farmar da var.

Rakiplerimizin hamlelerini de kendilerini de kucumseymiyoruz. Eger o hataya dusersek 1 senelik bir kacamak olur Larry O'Brien Trophy. Devami gelsin diye umalim. Nice hanedanlara, 3-peatlere, roportajlara.

Yureginize Saglik...